İzmir’in Kiraz ilçesine bağlı Akpınar Köyünde gerçekleştirilmek istenen ıslah projesi Devlet Su İşleri (DSİ) ile köylüleri karşı karşıya getirdi. Girne mevkiindeki Çınarcık Deresi ile Avunduruk Deresi’ni birleştirme projesi bölgede 30’a yakın tarlanın bir bölümünü acil kamulaştırma kapsamına alınca köylüler isyan etti.
Geçimlerini meyvecilik ile sağlayan köylüler yüzlerce ağacın kesileceğini ve gelirlerini kaybederek ortada kalacaklarını belirtti. Alanda genişletme çalışması gerçekleştirileceğini belirten köylüler Çınarcık Deresinin 50 yıldır susuz olduğunu, taşkın riski bulunmadığını ve projenin geçersiz olduğunu belirterek durdurulmasını istedi.
BEREKETLİ AĞAÇLAR TELEF OLACAK
Bölgede dededen kalma ceviz, kiraz, erik ve kavak ağaçlarının yanı sıra 200 yıllık çınar ağaçları bulunduğunu belirten köylüler mahkemeye başvurarak projede yürütmenin durdurulmasını istedi. Projeden DSİ’nin kendilerine tebligat göndermesinden sonra haberleri olduğunu söyleyen köylüler, “Bu kadar büyük projeye gerek yok. Bize imkân versinler biz kendimiz dereyi genişletiriz. Derede bugüne kadar herhangi bir taşma olmadı” diye konuştu.
“BİZ NE YİYECEĞİZ?”
Projeye karşı olduğunu söyleyen üretici Ömer Koç, SÖZCÜ’ye yaptığı açıklamada “Projeden haberimiz yoktu. Kendi kafalarına göre gelip ölçümler yapmışlar. 30 kişinin tarlasına giriyorlar. Karşı taraftan hiç yer almıyor bizim gibi garibanlardan alıyorlar. Mahkemeye başvurduk. Bu ağaçlar giderse benim gelirim gider. Bu dereden 50 yıldır su akmıyor. Kuru bir dere. Neyi ıslah edecekler anlayamadık” diye konuştu.
Yaşadıklarını bir video ile sosyal medyadan duyurmaya çalışan Koç, videoda yaptığı açıklamada ise, “Babam rahatsız. Onu hastaneye götürdüğüm sırada gelip ölçüm yapmışlar. Bütün ağaçlarımız gidiyor. Bir tane meyvem kalmıyor. Biz gariban halde ne yiyeceğiz? Bütün bakanlardan, Cumhurbaşkanından yardım istiyorum. Bizim yerlerimiz gidiyor” ifadelerini kullandı.
“BİZİ NEDEN TERK EDİYORLAR?”
Üretici Yüksel Koç ise binlerce ağacın kesileceğini ileri sürerek, şunları söyledi:
“Bizim haberimiz olmadan bu alanı kamulaştırmaya çalışmışlar. Burada binlerce cevizin, binlerce kavak ağacının, kiraz ağacının, erik ağacının katledilmesini istemiyoruz. Bunları babamız bıraktı. Biz çocuklarımıza bırakacağız. Buranın asla çölleşmesini istemiyoruz. Bizim de çocuklarımıza kalsın. Bir kilo ceviz 35 lira ama bunlar katlolacak.
Kiraz kaymakamına, belediye başkanına bu bilgileri gönderdim. Bizi Akpınar Köyü olarak neden terk ediyorlar? Birileri para kazanacak diye bu köyü neden terk ediyorlar? Büyüklerimiz gelip projeyi yerinde görsünler. Orman bakanı niye oturduğu yerde bunu imzalamış. Bu kadar ağacın katledilmesine gerek var mı? Gelip yerinde görsünler bize hak vereceklerine inanıyorum.”
“BU TARLADAN BAŞKA GELİRİM YOK”
Üretici Özkan Akbaş ise şunları söyledi:
“Benim sadece iki dekar bir arazim var. Arazim tapulu. Üç çocuğum var. Bu tarladan başka da bir gelirim yok. Islah projesini bize sormadılar, bize danışmadılar. Onaylamışlar geçmişler. Benim bir dünya ağaçlarım gidiyor. Arazimin içine giriyor. Ağaçlarıma herhangi bir şey vermiyorlar. Ücreti çok düşük.
Ölçümü dengesiz yapmışlar. Karşı taraftan alım yok, direkt bizden alım yapmışlar. Ben buna karşıyım. Herkesten yardım bekliyorum. Bu işin durdurulmasını istiyorum. Benim başka bir gelirim yok. Tek arazim burası. Derede su da yok. Traktör işliyor hayvanlar geçiyor. Herkes geçiyor bu dereden.”
“500 METRE YERİM GİDİYOR”
Üretici Dinçer Koç proje ile arazisinden 500 metrelik bir bölümü kaybedeceğini söyleyerek sözlerine şu şekilde devam etti:
“Bize bilgi verilmedi. 25 tane ağacım katlolacak. Arazimden 500 metre yer alınıyor ama diğer taraftan bir metre yer alınmıyor. Bu projenin eşit olması lazım. Bu proje gereksizdir. Bu dereye 50 yıldır su gelmiyor. Bu dereye su gelmiş olsa biz kepçeyle kendimiz açardık.
Ama bunu belediyenin kepçesi iki günde açacağı halde bu projenin gereksiz olacağını düşünüyorum. Bu ağaçlar giderse bizim gelirimiz düşer. Biz bu ağaçları 50 yıldır büyüttük. Bunlar bir günde telef etmek istiyorlar.”